Uzaklar burada şimdi. Hani hep uzaklarda olmak isterdin ya o bende şimdi. Uzaklar yakınımda olduğu için daha mı yakınım artık sana, yada uzaklarla beraber daha mı uzağım sana ? Bilemiyorum.
Çucukluğumun kokusunu özlerken delice, gençliğin ışığını söndürüyormuşum meğer, yavaş yavaş. Uzaklarda bir dolmuşun içinde,gideceğim yere heves olmadan ilerlerken yazıyorum, hayatı bırakıp giderken sana. Eski güzel günlere doğru ilerliyorum artık, ve doğru yolu gösteren tek pusula bilinmezlik. Bilinmezliğe kaybolmuş güzel günler!
Zamanın gerisinde yaşarken birden yaşadığım zamanın ilerisinde sancılarla uyanıyorum. Ve sen hala uyuyorsun. Kırık bir kalemin döküntü cümlelerinden bir gecekondum var artık. Duvarları şiir kokan, mutfağında binbir türlü manaların kaynadığı gecekondum var artık. Bahçesi kitap yapraklarından, şiirden, felsefeden, senden, edebiyattan, yani sana verilebilecek bütün güzel çiçekleri, yetiştirmeye yetecek kadar manalı gübreleri olan.
Bükme boynunu sakın neden ben yokum diye. Hani ben buranın neresindeyim diye. Bunları okuyan sen bilmelisinki evimiz bitiyor yavas yavas. Sana hazırlıyorum tüm bunları. Ve mola vakti... Asma suratını periler prensesi Gündüzleri çalışamam ben.
13 Şubat 2010 Cumartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder